5 Soruda Kazı Alanları: Truva Antik Kenti

Truva, 5.000 yılı aşan tarihi ile dünyanın en ünlü arkeolojik alanlarından biri olarak yerini alıyor. Homeros'un İlyada'sında ölümsüzleştirilen Truva Antik Kenti, UNESCO'ya göre:

“Avrupa uygarlığının gelişmesinin kritik erken dönemini kavramada büyük bir önem taşıyor.”

Truva Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, Truva'nın tarihsel önemine “5 bin yılı aşkın yerleşim tarihimiz var. 10 farklı şehrin 10 farklı katmanına ev sahipliği yapıyoruz." sözleriyle dikkat çekiyor.

Truva'nın geçmişi, bugünü ve geleceği hakkında daha fazla bilgi edinmek için Prof. Dr. Aslan ile yaptığımız röportajı izleyebilirsiniz:
 

“5 Soruda Kazı Alanları” serimiz, Türkiye’nin önemli ören yerlerine, kazı başkanlarıyla yapılan kapsamlı röportajlar ile ışık tutuyor. Hepsini buradan keşfedin.

Truva’nın Kısa Tarihi 

Dünyadaki en ünlü arkeolojik alanlardan biri olan Truva, 1998 yılından beri UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde yer alıyor. Tarih boyunca önemini hiç yitirmeyen Truva Antik Kenti, Çanakkale ilinde Tevfikiye Köyü sınırları içerisinde bulunuyor. Truva’da 1871 yılından itibaren yapılan kazılar, kentin tarihi boyunca defalarca yıkılıp tekrar kurulduğunu ortaya koyuyor. Bunun nedenlerinden biri, kentin Asya ve Avrupa kıtaları ile Ege ve Akdeniz arasındaki stratejik konumu. Bulunduğu coğrafi konum nedeniyle deniz ticaretinde de oldukça öne çıkan kent, çağlar boyunca önemini hiç kaybetmedi. Truva’daki en erken yerleşim kalıntıları MÖ 3000 - 2500 yıllarına tarihleniyor. Daha sonra devamlı olarak yerleşim gören kentin varlığı, Roma Dönemi ile sona eriyor. Bu benzersiz arkeolojik alan, 10 farklı şehir katmanı ile tarih boyunca çok sayıda medeniyetten taşıdığı izleri bugün ziyaretçilerine ulaştırıyor. Evlerin yapımında kerpiç kullanılması nedeniyle, zamanla katmanlar halinde üst üste biriken kalıntıların yapay bir tepe oluşturduğu kenti bugün ziyaret ettiğinizde, farklı katmanlardan kalan arkeolojik yapıları görebilirsiniz.  

Truva’nın tarihsel olarak önemli ve herkes tarafından bilinen bir yerleşim olmasının birçok nedeni var. Bunlardan en önemlisi, Truva’nın, antik dönemin en ünlü ozanı Homeros’un İlyada Destanı’nda anlattığı Truva Savaşı’na sahne olması. Bugün Truva’yı ziyaret ettiğinizde, bu destansı hikayede anlatılan efsanevi Truva Atı’nın replikasını ziyaret edebilir ve hemen ardından antik kenti keşfe başlayabilirsiniz. Bu tarihi kentte görülecekler listesinin başında, İlk Çağ dönemine ait örneklernden biri olan surlar yer almaktadır. Bunun dışında görebileceğiniz diğer kalıntılar ise, Athena Tapınağı, hamamlar, odeon (konser salonu), kutsal alanlar ve kentin sosyal yaşam alanı olarak kabul edilen tiyatrodur.

Truva Antik Kenti’ni ziyaret ettiğinizde mutlaka görmeniz gereken bir başka değer ise, Troya Müzesi. Modern mimarisiyle ziyaretçilerini etkileyen Troya Müzesi, barındırdığı zengin koleksiyon ile de kesinlikle görülmeye değer. Truva Antik Kenti’nin tüm detaylarını ziyaretçilerine sunan bu müze, sizi zamanda bir yolculuğa çıkaracak. 

Truva Örenyeri ve Müzesini gezdikten sonra yakınlarda bulunan; Kilitbahir Kale Müzesi, Assos Örenyeri, Apollon Symintheion ve Alexandria Troas Örenyeri’ni de listenize mutlaka eklemeyi unutmayın.